Celalettin KIRBOZ Karbon Vergisi ve Sektöre Etkisi
Günümüzün en önemli sektörel sorunu haline gelen ve çözümsüzlüğünü koruyan tedarik zorlukları ve riskler… Maalesef çok uzun zamandır önümüzde duran ama her konuda olduğu gibi bu konuda da kapımızı çalmadan maalesef aksiyon alamadığımız bir süreç daha yaşıyoruz. Bu konuda bizler iki çalıştaya katıldık, Çevre Bakanlığımız ile yapılan bu çalıştaylarda maalesef firmalarımız firma çevre personelleri ile katılım sağlamış, önemli kararlar alınmamıştır. GALSİAD olarak o toplantılarda önümüzdeki süreçte sanayicimize devletin yardımcı olmasının, muhakkak üretici fabrikalarımızın bu süreçte konu ile ilgili yapacakları yeni yatırım ve revizyonları destekleyecek bir mekanizma yaratılmasının gerekliliği dile getirilmiştir. Teknolojik olarak ve yöntem olarak eksiklerimiz bulunmaktadır. Bu konuda ciddi mali ve bilgi desteğine ihtiyacımız vardır ve olacaktır diyerek o çalışmalarda sanayicimiz adına şerh koyduk.
İçerisinde bulunduğumuz koşullarda teşvik, kredi gibi yollar ile bu konuda yapılacak yatırımlar ve revizyonlar muhakkak desteklenmelidir. Sanayicimizin üzerine yüklenen bu sorumluluk elbette kendisini bağlar ama devletin de bu konuda destekleri muhakkak olmalıdır. Uzun vadeli yatırım kredileri, çevre teşvikleri, stopaj, vergi gibi yükümlülüklerde yatırım yapan sanayiciye verilecek indirimler, yapılacak yatırımlarda özellikle üniversitelerimiz, sanayi ve ticaret odalarımız ile proje ve yol haritası destekleri bu dönemde çok önem arz etmektedir. Bu dönemde bir diğer çözüm noktası ki çok çok önemlidir, alüminyum hurda geri dönüşüm konusudur. Sistemin tamamen gözden geçirilmesi, toplama sırasında uygulanabilecek destekler, Alüminyum Geri Dönüşüm İhtisas Organize Sanayi Bölgelerinin kurulması, daha fazla hurda işleyebilmek için alt yapıların fiziksel ve teknik olarak hazırlanması olarak gösterilebilir. Derneğimiz bu konularda ilgili bakanlıklarımız ile yoğun bir mesai içerisindedir. Bu süreç ile ülkemize daha fazla hurda girişi sağlamak ve üretimdeki geri dönüşüm payını artırarak daha az vergi riski ile sektörü rahatlamak amaçlı yapılan bu çalışmalar, hız kesmeden devam edecektir. Yine önümüzdeki günlerde bu konuda bakanlığımız ile GALSİAD olarak bir çalıştay yapmayı planlamaktayız.
Bildiğiniz üzere alüminyum ham madde tedarik problemlerinin ve buna dayalı sürekli artan fiyatların birkaç önemli nedeni vardır. Ana nedenlerden biri de karbon ayak izi konusudur. Özellikle Çin hükümeti bu konuda önemli ve radikal kararlar almıştır. Ham madde üretimini oldukça kısarak maalesef dünya alüminyum cirosunun yüzde 50 sini temsil eden bir ülke olarak dünya alüminyum sektöründe önemli daralmalara neden olmuştur. Çin için en büyük problem, alüminyum ergitme işlemlerinin çoğunun kömürle çalışan enerji ile yapmasıdır. Çin alüminyum sektörü, 2019 yılında 36 milyon ton birincil alüminyum üretmiştir. Ayrıca Uluslararası Alüminyum Enstitüsü verilerine (IAI) göre, bunu yapmak için yüzde 88’i kömürden gelen 484.342 gigawatt saat enerji kullanmıştır.
Çin’deki çevre kirliliği ciddi adımlar gerektirmektedir. Ancak talep hala hızlı büyümektedir. Pekin, halihazırda küresel üretimin yaklaşık yüzde 58’i olan 45 milyon tonluk bir üst sınır koymuştur. Reuters raporuna göre, IAI tahmini talebin küresel olarak 25 milyon ton daha artacağı yönünde görüş bildirmiştir. Bu talebin önemli bir kısmı Çin’de olacak. Çin’in kömürle çalışan elektrik üretiminde anlamlı azalmalar yaparken yenilenebilir üretim kapasitesini ne kadar hızlı oluşturabileceği bir dengeleyici eylem olacaktır.
Çin, bu vaziyette olunca elbette bunun Amerika, Avrupa ve dünyaya önemli yansımaları kaçınılmazdır. Diğer yandan Uluslararası Alüminyum Enstitüsü’nün (IAI) bu ay bildirdiğine göre, küresel alüminyum üretimi temmuz ayında 5,75 milyon tonu bulmuştur. Alüminyum Aylık Metaller Endeksi (MMI) yüzde 7,0 artmıştır. Fiyatlar, bu ay en çok yükselen Çin fiyatlarıyla birlikte tarihsel olarak yüksek kalmaya devam etmektedir.
Temmuz ayı boyunca, LME alüminyum, fiyatının yükseldiği ayın son birkaç gününe kadar çoğunlukla yatay işlem görmüştür. LME fiyatları 1 Ağustos’ta 2.619$/mt’a ulaşmıştır. Fiyatların 2.700$/ mt’u geçtiği Mart 2011’deki 10 yılın en yüksek seviyesine yakın hale geldiği görülmektedir. Fiyatlar yüksek kalırken, LME’deki işlem hacimleri, fiyatların ve hacmin zirve yaptığı ayın son günü hariç, önceki aya göre daha hafifti. Hacimler o zamandan beri düştü ve yükseliş trendinin zayıf göründüğüne işaret etti. Çin fiyatları LME’den farklıdır ve temmuz ayı boyunca sürekli olarak yüksek işlem görmeyi sürdürmüştür. İşlem hacimleri hafifti ve yalnızca ayın son gününde yükseldi, LME fiyatlarına benzer bir eğilimin sinyalini verdi. Amerika da ise Midwest Premium fiyatı temmuz sonunda 0,32 $/lb ile rekor seviyeye ulaştı. Midwest prim artışı, birçok farklı nedenden kaynaklanıyor olsa da alüminyum üzerindeki yüzde 15’lik Rus ihracat vergisi, Rusya’nın ABD’nin ikinci en büyük birincil alüminyum ihracatçısı olduğu için oldukça önem arz ediyor.